Çeşitli deneyimler ve birikimler toplumların siyaset anlayışında ve uygulamalarında farklılık ortaya çıkarmaktadır. Bu farklı durum bazı toplumların demokrasiye ve çok partili hayata geçiş sürecinde de görülmektedir. Kimi toplumlarda demokrasiye ve çok partili hayata geçişin sağlanması toplumsal talepler ve yıllar boyu süren mücadeleler sonucunda ortaya çıkmıştır. Uluslararası koşulların etkisi ve toplumsal hayattan bağımsız olarak bazı toplumlarda ise bu durum daha kısa bir süre içerisinde kendisini göstermiştir. Türkiye’de, çok partili hayata geçişte halktan bağımsız etkilerin bu sürece tesir ettiğini söylemek mümkündür. Çok partili hayata geçiş gerçek anlamda II. Dünya Savaşının ardından mümkün olmuştur. Her ne kadar içeride yaşanan ekonominin kötü gidişatı, savaş ekonomisinin halkın geniş kesimlerini hükümetten uzaklaştırması ve savaş sonrası oluşacak yeni düzende sermaye gruplarının iktidarda etkin rol oynama isteği, çok partili hayata geçişte etkili olsa da Türkiye için asıl önemli olan dinamik; SSCB’nin oluşturduğu güvenlik sorunlarının endişe verici olması, bu durumun da ABD ve Batı ile daha yakın ilişkiler kurma çabasını tetiklemiş olmasıdır. Bu çalışmada Türkiye’nin çok partili hayata geçme kararında iç etkenlerden ziyade dış etkenlerin belirleyici rolü üzerinde durulmuştur.
Abstract
Çeşitli deneyimler ve birikimler toplumların siyaset anlayışında ve uygulamalarında farklılık ortaya çıkarmaktadır. Bu farklı durum bazı toplumların demokrasiye ve çok partili hayata geçiş sürecinde de görülmektedir. Kimi toplumlarda demokrasiye ve çok partili hayata geçişin sağlanması toplumsal talepler ve yıllar boyu süren mücadeleler sonucunda ortaya çıkmıştır. Uluslararası koşulların etkisi ve toplumsal hayattan bağımsız olarak bazı toplumlarda ise bu durum daha kısa bir süre içerisinde kendisini göstermiştir. Türkiye’de, çok partili hayata geçişte halktan bağımsız etkilerin bu sürece tesir ettiğini söylemek mümkündür. Çok partili hayata geçiş gerçek anlamda II. Dünya Savaşının ardından mümkün olmuştur. Her ne kadar içeride yaşanan ekonominin kötü gidişatı, savaş ekonomisinin halkın geniş kesimlerini hükümetten uzaklaştırması ve savaş sonrası oluşacak yeni düzende sermaye gruplarının iktidarda etkin rol oynama isteği, çok partili hayata geçişte etkili olsa da Türkiye için asıl önemli olan dinamik; SSCB’nin oluşturduğu güvenlik sorunlarının endişe verici olması, bu durumun da ABD ve Batı ile daha yakın ilişkiler kurma çabasını tetiklemiş olmasıdır. Bu çalışmada Türkiye’nin çok partili hayata geçme kararında iç etkenlerden ziyade dış etkenlerin belirleyici rolü üzerinde durulmuştur.
Differing experiences and origins influence the comprehension and application of politics within societies. The transition to democracy and multi-party life in certain societies is indicative of this unique circumstance. The transition to democracy and multi-party life was the outcome of years of struggle and social demands in certain societies. In certain communities, this situation has arisen in a shorter period of time, despite the influence of international conditions and social life. The transition to a multi-party existence in Turkey is being influenced by the people's independent actions. Post-World War II, the transition to multi-party existence was genuinely feasible. In spite of the domestic economy's negative trajectory, the war economy's alienation of significant portions of the population from the government, and the desire of capital groups to actively engage in the new post-war order, these factors were effective in facilitating the transition to multiparty life. The most significant dynamic for Türkiye, however, was the alarming security issues that the USSR had created, which prompted efforts to establish closer relations with the United States and the West. The significance of external factors over internal ones in the decision of Türkiye to transition to a multi-party existence is underscored by this study.
Künye
Kariptaş, G. N., & Karakoç, R. (2025). Türkiye’de Çok Partili Hayata Geçişte Dış Dinamikler. Türkiye Siyaset Bilimi Dergisi, 8(1), 33-50. https://doi.org/10.59886/tsbder.1601938
Anahtar Kelimeler
Çok Partili Hayata Geçiş, Dış Dinamikler, Demokrat Parti, Türk Dış Politikası